2019 Yerel Seçimleri Türkiye siyaseti açısından bir dönüm noktasıydı. Yerel Seçimlere yönelik 2017’de başlayan tartışmalar sivil toplum iradesi ve kent hakkı ve mahalle tabanlı aşağıdan yukarı örgütlenmelerin, kentlerin bütününe yayılmasının demokratik yaşamın güvencesi olacağının fikrini yeniden gündeme taşıdı.
Şişli’de Özgür Şişli Özgür İstanbul, TÜSES vb. örgütlenmelerde yapılan tartışmalar yerel seçim ekseninde, “Nasıl Bir Yerel Yönetim?” sorusunun detaylı tartışılmasına, bu sorunun yanıtlarını güçlendirecek saha araştırmalarıyla ivme kazanmasına neden oldu.
Şişli Seçim Kampanyası bu tartışmalarla başladı. Yola çıkılırken CHP Şişli Belediye Başkan Adayı Muammer Keskin Kampanyası için kurulan Şişli Strateji ve İletişim Grubu’nun kampanya başlangıç sloganı “Şişli Hepimizin” olarak belirlendi. Bu slogan, bir anlayış değişikliğinin başlangıcı ve aynı zamanda ‘Tek Adam-Mikro Devlet Başkanı’ uygulamalarına bir itirazdı. Muammer Keskin’in adaylık kampanyasında bu anlayış temel ilkeler olarak Seçim Beyannamesi’nde yer buldu ve katılım temel ilkeler arasında yer aldı.
Katılım anlayışını çerçevesinin çizildiği, “ulaşılabilir, şeffaf ve hesap verebilir başkan”, “mahalle ölçeğinde katılım” ve “Ortak akılla çözüm odaklılık” ilkelerine yer verilen Bildirge’de geleceği Şişlililerle birlikte tasarlama sözü verildi.
Katılımcı anlayışın Şişli’de hayata geçebilmesi Mahalle Meclisleri, Mahalle Meclisleri Konseyi, Katılımcı Bütçe, Kent Konseyi Yaklaşımı, Çocuk-Genç-Kadın Meclisleri birer gereklilik olarak ortaya konuldu. Muhtarlar Meclisi yaklaşımlarına vurgu yapıldı.
Birlikte yönetimin dünyadaki en somut uygulamalarından, aktif vatandaş ve mahalleyi esas alan katılımcı bütçe projesi gündeme geldi. Birlikte yönetim anlayışını mahalleden yerel iktidara taşıyacak işbirliğinde Şişli Kent Konseyi önemli bir sacayağı olacaktı. Katılımcı bütçe, Kent Konseyi ile müzakere edilerek birlikteliğin yolu açıldı. Bu işbirliğinin gerçekleşmesinde seçimler öncesi var olan Şişli Demokrasi Meclisi, Kurtuluş Komşu Ağı, Teşvikiye Mahalle Meclisi gibi platform ve örgütlenmelerde tartışılan katılım ve işbirliği yaklaşımlarının da olumlu etkisi oldu.
